Kadına eşi tarafından gösterilen şiddetin birden fazla nedeni olmalı.
Şiddet gösteren erkeklerin profili hakkındaki verilere birileri sahip olmalı. "Düşük eğitim ve gelir düzeyi" yönetilebilecek bir meseleye işaret ediyor. Çalışanların ücret düzeylerinin yükseltilmesi, şirketlerde çalışanlara "yaşam ve insan ilişkileri" üzerine eğitimler verilmesi çözüme katkı yapar.
"Zihinsel özür" tıbbî tedaviyi gerektirir. Evliliğin hemen sonlandırılması gerekir. Nikâhtan önce alınan sağlık raporlarının bu problemli kişileri tespit edemediği ortaya çıkıyor. Rapor sistemi ciddî bir şekilde işletilmiyor olabilir.
İlk akla gelen çözüm yollarının "polisiye önlemler" olması üzerinde dikkatle düşünmeliyiz. Çalışana az ücret verip, bunun yarattığı sorunları çözmek için güvenlik harcamalarını arttırmak garip bir tercih....
M. Atilla Öner'in dünya ve Türkiye'de gündemdeki konular hakkındaki görüşleri
15 Ekim 2011 Cumartesi
11 Ekim 2011 Salı
Milletvekili Maaşları
Sayıştay denetim raporuna göre, milletvekili maaşları "kadrolu başbakanlık müsteşarı" maaşına göre değil, "sözleşmeli başbakanlık müsteşarı" maaşına göre hesaplandığı için milletvekillerine her ay yaklaşık 3000 TL fazla ödeme yapılmış.
Sormamız gereken en önemli soru, TC mevzuatı içine "sözleşmeli başbakanlık müsteşarı" ünvanını kim, ne zaman ekledi?
Akla başka sorular da geliyor. Bakanlar ve başbakan, kadrolu mu, yoksa sözleşmeli mi? Milletvekilleri 4 yıl için seçildiklerine göre, demek ki, sözleşmeli statüsünde olmalılar.
O zaman, sözleşmenin 1+1+1+1 olmasını öneriyorum. Milletvekilliğinin devam edip etmeyeceğine, seçim bölgesindeki seçmenler karar vermeli.
Sormamız gereken en önemli soru, TC mevzuatı içine "sözleşmeli başbakanlık müsteşarı" ünvanını kim, ne zaman ekledi?
Akla başka sorular da geliyor. Bakanlar ve başbakan, kadrolu mu, yoksa sözleşmeli mi? Milletvekilleri 4 yıl için seçildiklerine göre, demek ki, sözleşmeli statüsünde olmalılar.
O zaman, sözleşmenin 1+1+1+1 olmasını öneriyorum. Milletvekilliğinin devam edip etmeyeceğine, seçim bölgesindeki seçmenler karar vermeli.
8 Ekim 2011 Cumartesi
Hamit'in Sözleri
Hamit, Almanya maçından sonra ilginç cümleler kurmuş...
İnsanoğlunun, yönetim literatürüne girmiş 3 zayıf yönü var:
1. Sınırlı akılcılık,
2. Kolaycılık, fırsatçılık,
3. Kısıtlı enformasyon işleme yeteneği.
Fazla yorulmadan işini yapmaya çalışmak 2. madde...
Bir zamanlar Beşiktaş'ta oynarken, Sergen, kendisiyle yapılan bir söyleşide
"Benim için, koşmuyor, diyorlar. Koşunca yoruluyorum." diye esprili cevap vermişti.
Derslerimi alan öğrencilerle ilk tanıştığım saatin sonuna doğru, nedense,
konuşma hep bu hikayeyi anlatmamla sona eriyor.
Öğrenciler değişiyor, ama, anlatma her dönem tekrarlanıyor.
Profesyonel futbolcuların davranışları da, genel kültürümüzü yansıtıyor...
İnsanoğlunun, yönetim literatürüne girmiş 3 zayıf yönü var:
1. Sınırlı akılcılık,
2. Kolaycılık, fırsatçılık,
3. Kısıtlı enformasyon işleme yeteneği.
Fazla yorulmadan işini yapmaya çalışmak 2. madde...
Bir zamanlar Beşiktaş'ta oynarken, Sergen, kendisiyle yapılan bir söyleşide
"Benim için, koşmuyor, diyorlar. Koşunca yoruluyorum." diye esprili cevap vermişti.
Derslerimi alan öğrencilerle ilk tanıştığım saatin sonuna doğru, nedense,
konuşma hep bu hikayeyi anlatmamla sona eriyor.
Öğrenciler değişiyor, ama, anlatma her dönem tekrarlanıyor.
Profesyonel futbolcuların davranışları da, genel kültürümüzü yansıtıyor...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)